Korona Günlükleri 1 Nisan 2020

Merhaba,

İki keklik bir kayada ötüyor, ötme de keklik derdim bana yetiyor.

Türkiye'de, Korona'nın başkenti olan İstanbul'da hayat zor. Bugün sanki nisanın biri değil de şubatın biriymiş gibi bir hava vardı. Günlerden, dur bakayım neydi lan bugün günlerden?  Çarşamba! Evet, günlerden çarşambaymış. Artık ne günlerin isimleriyle, ne de aylarla işim kaldı. İçimde öylesine koyu bir umutsuzluk, karnımda hiç geçmeyen bir yaşamak ağrısı.

Amcamın emekli maaşını çekmek için dışarı çıkmak zorunda kaldım. Malum, yaş sınırlamasından dolayı kendisi dışarı çıkamıyor. Dönüşte ufak tefek alışveriş de derken, bir sürü insanla muhatap oldum yine.

Eczanede bir litre dezenfektana yetmiş TL verdim. Köy yanar orospu taranır, iki tane de oje alıverdim kendime. 

Yarın doğum günüm mü gerçeten? Annemin vefat haberini aldığımda aralığın yedisiydi. O günden beri zaman nasıl geçip gidiyor, bilmiyorum. Bir cehennemin içinde hapis kalmış gibiyim. Umudum kalmadı, günden güne tükeniyorum. 

Uçuşlar durdurulduğu için evime dönemiyorum. Kedileri yanımda götürebilmem için bir süre beklemem gerekiyordu. Her şey bu kadar zor ve belirsizken, beklemek zorundayken bir de küresel salgın çıkmaz mı! Eh, çölde kutup ayısına merhaba!

Bugün, yolun yarısını bir anne köpek ile gittim. Nasıl güzeldi, önce arkamdan sonra hemen önüme geçip takip etti. Sonrasında ise sol yanıma geçip hem kafasını okşattı hem de yol arkadaşlığı yaptı. İyi ki varsın güzel köpek.

Anksiyete krizi dedikleri şeyi yaşıyorum sanırım. Geceleri nefes alamıyor, uyuyamıyorum. 

1 Nisan 2020.

İstanbul.

Gece Saçlı Kız

Yorumlar