Gece Yarısının Şiiri
Artık ağlatamıyorsun beni.
Gel de bir bak,
kendi ellerinle yarattın bu taştan heykeli.
İnce ince işledin,
taş cana geldi
bu senin kudretin değildi.
Yıllar önce
yine böyle bir gece
son kez
döktü heykel taştan yaşlarını
Sonra sarmaşıklar sardı her yanını.
Artık
gel
de
bir bak
ince ince
yapışkan
ellere.
Gel
gör
bak
Sen, artık sen misin?
Nefes al!
Nefes ver!
Buna inanabilir misin?
Sesine tek
Sesine bir
Sesine ses
yok!
Gel, bir daha
bir daha bak.
Bu heykel, yeşile durdu.
Şimdi sor,
Şimdi kork!
Şimdi kork!
Şimdi kork!
Artık ağlatamıyorsun beni.
Karşındaki o kız çocuğu,
çoktan gitti.
Yağacak tüm yağmurlar yağdı,
Akacak tek bir damla yaş bile kalmadı.
Şimdi sen,
o kalabalık yalnızlığınla yan.
Şimdi sen,
yağmurlar altında susuz kal.
Ne varsa yaşanacak,
yaşandı
bit-ti!
Şimdi susman vakti.
Artık ağlatamıyorsun beni,
çünkü o ip atlayan kız çocuğu gitti.
Küller toprağa,
nehirler gözyaşlarına
karıştı
gitti.
Bak, heykel oldum ben.
Bak, nehir oldum
Bak yeşil oldum
Bak parçalara ayrıldım,
ölüverdim ben!
Bak, doğuverdim ben.
Bitti.
Geçti.
Belki böyle olması gerekti.
Akrep doğmak mı akrebin suçu?
Peki senin suçun?
Peki o kız çocuğunun suçu neydi?
Şimdi kalk, güneşe dön sarmaşık.
Şimdi taşları parçala.
Yapabilir misin?
Açabilir misin umuda kanatlarını?
Kaynamış kemikler, acı vermez mi artık?
Kırıldığı an kadar değil!
Unutmak mümkün mü artık?
Bu nehir, o eski nehir değil.
Gel
gör
bak
Sen, sen misin artık?
Sabah rüzgarlarında ürperen senin bedenin mi?
Çiçeksiz bahçelerde dolaşan, senin parçan mı?
Bu eller, bu gözler sana mı ait?
Kudretinden sual olunmaz mı?
Artık, sana mı ait bu nefes?
Dur!
Gitme!
Bu yol yol değil!
Bu bir uçurum, yol değil!
Dur!
Gitme!
Ölümle öç alınmaz, anlatmadı mı sana hiç kimse?
Zulümle bir yere varılmaz!
Bak, kuş oldum ben.
Belki sen de yılan,
Belki sen de çiyan,
Belki sen de
Bilmem ki ne olursun?
Karanlık olursun
verimsiz toprak olursun
umutsuz insan olursun
Zulümle yol alınmaz!
Dur dedim! Gitme!
Belki tek hatam,
dur demekti
gidene.
Dedim ya,
ağlatamıyorsun artık beni.
Şimdi git,
istediğin yere.
Her uçurum senin.
Her tuzak,
sana bir kucak.
Kanadı kırılan her bir kuş,
ölümü tadan her bir yürek bilir bunu
yaşanacak olan yaşanır.
Sesine tek
Sesine bir
Sesine ses
Olmayacak!
Gece Saçlı Kız
Gel de bir bak,
kendi ellerinle yarattın bu taştan heykeli.
İnce ince işledin,
taş cana geldi
bu senin kudretin değildi.
Yıllar önce
yine böyle bir gece
son kez
döktü heykel taştan yaşlarını
Sonra sarmaşıklar sardı her yanını.
Artık
gel
de
bir bak
ince ince
yapışkan
ellere.
Gel
gör
bak
Sen, artık sen misin?
Nefes al!
Nefes ver!
Buna inanabilir misin?
Sesine tek
Sesine bir
Sesine ses
yok!
Gel, bir daha
bir daha bak.
Bu heykel, yeşile durdu.
Şimdi sor,
Şimdi kork!
Şimdi kork!
Şimdi kork!
Artık ağlatamıyorsun beni.
Karşındaki o kız çocuğu,
çoktan gitti.
Yağacak tüm yağmurlar yağdı,
Akacak tek bir damla yaş bile kalmadı.
Şimdi sen,
o kalabalık yalnızlığınla yan.
Şimdi sen,
yağmurlar altında susuz kal.
Ne varsa yaşanacak,
yaşandı
bit-ti!
Şimdi susman vakti.
Artık ağlatamıyorsun beni,
çünkü o ip atlayan kız çocuğu gitti.
Küller toprağa,
nehirler gözyaşlarına
karıştı
gitti.
Bak, heykel oldum ben.
Bak, nehir oldum
Bak yeşil oldum
Bak parçalara ayrıldım,
ölüverdim ben!
Bak, doğuverdim ben.
Bitti.
Geçti.
Belki böyle olması gerekti.
Akrep doğmak mı akrebin suçu?
Peki senin suçun?
Peki o kız çocuğunun suçu neydi?
Şimdi kalk, güneşe dön sarmaşık.
Şimdi taşları parçala.
Yapabilir misin?
Açabilir misin umuda kanatlarını?
Kaynamış kemikler, acı vermez mi artık?
Kırıldığı an kadar değil!
Unutmak mümkün mü artık?
Bu nehir, o eski nehir değil.
Gel
gör
bak
Sen, sen misin artık?
Sabah rüzgarlarında ürperen senin bedenin mi?
Çiçeksiz bahçelerde dolaşan, senin parçan mı?
Bu eller, bu gözler sana mı ait?
Kudretinden sual olunmaz mı?
Artık, sana mı ait bu nefes?
Dur!
Gitme!
Bu yol yol değil!
Bu bir uçurum, yol değil!
Dur!
Gitme!
Ölümle öç alınmaz, anlatmadı mı sana hiç kimse?
Zulümle bir yere varılmaz!
Bak, kuş oldum ben.
Belki sen de yılan,
Belki sen de çiyan,
Belki sen de
Bilmem ki ne olursun?
Karanlık olursun
verimsiz toprak olursun
umutsuz insan olursun
Zulümle yol alınmaz!
Dur dedim! Gitme!
Belki tek hatam,
dur demekti
gidene.
Dedim ya,
ağlatamıyorsun artık beni.
Şimdi git,
istediğin yere.
Her uçurum senin.
Her tuzak,
sana bir kucak.
Kanadı kırılan her bir kuş,
ölümü tadan her bir yürek bilir bunu
yaşanacak olan yaşanır.
Sesine tek
Sesine bir
Sesine ses
Olmayacak!
Gece Saçlı Kız
Yorumlar
Yorum Gönder